Jim Croce: Yeni müzik keşfim

60’lar ve 70’lerin müziklerini nispeten iyi bilen biri olarak Jim Croce ‘yi neden bu kadar geç keşfettiğimi inanın bilmiyorum. Bir kez olsun radyoda ya da televizyonda şarkılarına denk gelmedim, dergilerde onun fotoğraflarını da gördüğümü hatırlamıyorum.

Jim Croce: Yeni müzik keşfim
jimcroce.com

Jim Croce ile tanışmayı Instagram’da keyifle takip ettiğim @RockHiStation sayfasına borçluyum. Hafta sonları kahvaltıdan sonra herkes sofradan kalkıp salona gider. Bense mutfakta tek başıma kalıp kalan çayı içerek ve eski müziklerini gözden geçirerek biraz keyif yaparım. Jim Croce işte böyle bir anda “I got a name” şarkısıyla karşıma çıkmıştı. Güzel erkek vokallere zaafım olduğunu itiraf etmeliyim. Jim’in sesiydi beni etkileyen: temiz, kibar, derin ve çok güzel. İki saniye geçmeden bu sese aşıktım. Biraz kenara kay bakalım Mick Jagger… Sen de Ian Gillan. Jim Croce’ye yer açın.

Jim Croce kimdir
jimcroce.com

Bence şarkının da etkisi çok büyüktü. Başka bir şarkısı olsaydı bu kadar etkilenir miydim bilmiyorum.

Like the pine trees linin’ the windin’ road
I’ve got a name, I’ve got a name
Like the singin’ bird and the croakin’ toad
I’ve got a name, I’ve got a name

And I carry it with me like my daddy did
But I’m livin’ the dream that he kept hid

Jim Croce’nin başka şarkılarını dinledikten sonra onların da tıpkı sesi gibi çok temiz, derin ve sade olduğunu gördüm. Şarkılarda hiçbir kopukluk, “acaba bunu mu kastetmiş” diye düşünmemizi gerektirecek bir şey yok. Jim Croce şarkılarında gerçek insanları ve yerleri, gerçekten yaşanmış olayları, gerçek ve temiz duyguları, kısacası Jim Croce şarkılarında hayatın kendisini anlatır.

Jim Croce’yi neden daha yeni keşfediyorum?

Sanatçıyı beğenince hayatını çok merak etmiştim. İnternet’e girip biyografisini okumaya başladım. Çok üzülerek hayatının ve şöhrete tırmanışının hiç kolay olmadığını, şöhrete kavuştuktan hemen sonra uçak kazasında öldüğünü öğrendim. Birleşik Devletleri dışında adı pek duyulmamış. Stadyumları hayranlarıyla dolduracak kadar yeterli zamanı olmamış. Herhangi bir olaya karışmamış, uyuşturucu kullanmamış, hayatına sadece bir kadın girmiş, o da karısıydı. Aslında şimdi düşünüyorum da Jim Croce’yı öğrenmek hiç de kolay değil, tamamen bir şans. Jim Croce uzun zaman önce sönmüş bir yıldız gibidir: artık parlamıyor ama ışığı bize daha yeni ulaşıyor. Bu yazıyı yazmayı çok istedim çünkü benim gibi eski müzikleri sevenlerin de bu güzel sanatçıyı keşfetmesini istiyorum.

Jim Croce müzik
jimcroce.com

Jim Croce’nin hayatı

Jim Croce (bu arara soyadı “krouçi” olarak okunur) 10 Ocak 1943 yılında Güney Philadelphia’da dünyaya geldi. Çok küçük yaştan itibaren müziğe ilgi duyan Jim beş yaşındayken akordeon çalmaya başladı. Okuldan sonra Villanova üniversitesine girdi ve Sosyal Bilgiler bölümünden mezun oldu. Üniversite yıllarında müziğe daha ciddi bakmaya başladı ve çeşitl gruplarla birlikte partilerde, kafelerde ve okullarda sahneye çıktı. Aynı dönemde üniversitedeki değişim programları ile Orta Doğu, Afrika ve Yugoslavya ülkelerinde seyahat etti.

Jim Croce
jimcroce.com

“Gittiğimiz yerlerin insanları ile birlikte yemek yedik, ormanlarda uyuduk ve onlara şarkı söyledik. Dilimizi bilmiyorlardı ama şarkılarda ne demek istediğimizi hissediyorlardı. O zaman müziğin bütün engelleri aşan evrensel bir dil olduğunu anlamıştım”.

Jim Croce ve eşi
jimcroce.com

Daha sonra Jim ileride evleneceği Ingrid Jacobson ile tanıştı. Ingrid ile evlendikten sonra Croce 500 kopyalık “Facets” albümünü çıkardı. Bu onun ilk albümüydü. Albüm masraflarını ailesinin kendisine düğün hediyesi olarak verdiği 500 dolarla karşıladı. Ailesi bu parayı albümün başarısız olacağını ve Jim’in müzikten vazgeçip “saygın” bir meslek edineceğini ümit ederek vermişler. Fakat beklentilerinin aksine albümün bütün kopyaları satıldı.

Jim Croce ve karısı
jimcroce.com

Karısı ile evlenebilmek için Jim Croce müseviliğe geçti ama hiçbir zaman dindar biri olmamıştır. Bal ayından bir hafta sonra Jim Vietnam Savaşı’na gönderilmemek için Ulusal Kara Muhafızlarına yazıldı ve orada dört ay görev yaptı. Askerden sonra Jim ve karısı Ingrid arkadaşlarının davetiyle müzik sektöründe şanslarını denemek için New York’a gitti. Orada “Jim&Ingrid Croce” albümlerini çıkardılar ve sonra iki yıl boyunca bu albümün şarkılarıyla seyyar halinde orada burada gösteri yaparak 480 bin kilometrelik yol katettiler. İstedikleri başarıyı elde edemeyince müzikten ve New York’tan soğudular ve Jim’in gitar koleksiyonunu satıp Pensilvanya’ya gittiler ve eski bir çiftliğe yerleştiler. Geceliği 25 dolar olarak barlarda çalmaya devam etti. Fakat geçim sıkıntıları ile karşılaşınca kısa bir süre kamyon şöförlüğü, inşaat işçiliği gibi çeşitli işlerde çalımak zorunda kaldı. İşte o dönemde karşılaştığı insanları şarkılarında anlatmaya başladı.

Jim Croce nasıl öldü
jimcroce.com

1970 yılında Jim genç müzisyen Maury Muehleisen ile tanıştı ve bence bu kariyerinin en önemli noktasıydı. Jim en başta Maury’nin back gitarı rolünü üstlendi fakat kısa bir süre sonra rolleri değişti. Maury, Jim’in yeteneğini farketti ve onu ön plana çıkarıp onun back vokalisti ve back gitarı olmayı seçti.

Jim Croce ve Maury Muehleisen
jimcroce.com

İnişli çıkışlı birkaç seneden sonra 1973 yılında “Bad, Bad Leroy Brown” şarkısı American Charts’ta birinci oldu. Bu başarıdan sonra Jim bir süredir üzerinde çalıştığı “I got a name” albümünün son şarkı kayıtlarını tamamladı ve “Life and Times” turunu düzenledi. Turdayken çok ev hasreti çeken Jim karısına bir mektup yazdı. Mektubunda karısı ve çocuğu ile (o sırada çocuğu 1 yaşında) daha çok zaman geçirmek için müzik kariyerine son verip evde daha çok zaman geçirebileceği bir işi yapmak istediğini anlattı. İşte o günlerde “Time in a Bottle” şarkısını yazdığı söyleniyor.

70'lerin en iyi şarkıcıları
jimcroce.com

If I could save time in a bottle
The first thing that I’d like to do
Is to save every day ’til eternity passes away
Just to spend them with you

20 Eylül 1973 yılında Jim ve Maury tur programına göre Louisiana’ya uçuş yaparken uçak kazasında öldüler. Jim sadece 30 yaşındaydı. Ertesi gün “I got a name” şarkısının lansmanı planlanmıştı. Jim öldükten sonra bu şarkı “Billboard Hot 100” listesinin üst sıralarına tırmandı. Peşinden albümün başka şarkıları da büyük rağbet gördü.

70'lerin en iyi şarkıcıları
jimcroce.com

İşte bu beni çok üzdü… Hayatınızın en büyük başarısına ulaşıp bunun farkında olmadan ölüyorsunuz. Daha büyük bir adaletsizlik olur mu 🙁 bunca senelik emeğin meyvesini tatamadan gidiyorsunuz. Hem de bu kadar genç yaşta. Jim’in hayat hikayesini öğrendiğiniz zaman şarkıları da farklı bir anlam kazanıp size daha bir hüzünlü geliyor.

Şarkı önerilerim

Jim Croce’nin hikayesi ve sanatı ilginizi çektiyse size birkaç şarkısını önereyim. Bütün şarkılarını rastgele dinlemek yerine bence bunlarla başlayın:

“I got a name”

“Operator” – çok duygusal bir şarkı, çok beğenirsiniz.

“Time in a bottle”

“Don’t mess around with Jim”

“Bad bad Leroy Brown”

“It doesn’t have to be that way”

70'lerin en güzel şarkıları
jimcroce.com

Umarım Jim Croce’nin şarkılarını dinlemekten benim gibi büyük keyif alırsınız.

Yeni yazımda görüşmek üzere ❤

Spread the love